Tian Xin Ailesi'nin kütüphanesi sonsuz bir deniz gibiydi. Doğu ve Batı binasının sadece ilk katında bile on binden fazla kitap vardı. Kütüphanenin içi You Xiao Mo'nun beklediği gibiydi. Sayısız kitaplık vardı ve kitaplar kategorisel olarak ayrılmıştı. Neyin nerede olduğu da anlaşılırdı.
You Xiao Mo umutsuzca iç çekti ve başını salladı. Belki de kıtanın tarihi uzun olduğundan böyledir. Aralarında yıllar bulunun kitaplıklar arasından ilerledi. Bazıları bin yıl, bazıları ise beş bin yıl öncesine dayanıyordu. You Xiao Mo'nun bu kadar geçmişle bir işi yoktu. Kıtanın günümüzde nasıl bir yer olduğunu anlaması gerekiyordu.
Kitaplıkların arasında gözüne geçerken birden gözüne bir yazı takıldı.
"Long Xian Kıtasının Coğrafyası!"
Uzanabildiği kadar uzanıp kitabı almaya çalışırken eli bir şeye çarptı. Ani gelen bir elektrikle birden kendini geri çekip bebek gibi inlemeye başladı. Böyle bir şey doğaüstü olduğundan ödü kopmuştu. Sakinleşirken Long Xiang kıtasında olduğu gerçeğini kendine tekrar hatırlattı. Burada hayatta kalmak istiyorsa böyle garip olaylara alışmalıydı. Biraz düşündükten sonra aklına cebindeki mühürümsü şey geldi Kütüphaneyi koruyan yaşlı adam vermişti.
Ne yapacağını bilemeyen You Xiao Mo, mührü kitaplığa doğru kaldırdı. Doğru şeyi de yapmıştı aslında. Kara mühür birden ışıklar saçmaya başladı ve atmosfer bir anda değişti. Mühür kitaplığın iki ayrı köşesine ardında dalgacıklar bırakarak ayrıldı. You Xiao Mo yavaşça kitaplığa dokundu. Elektrik çarpmadığında başardığını anladı. Hızlıca önce bir kitap, ardından alabildiği kadar kitap aldı. Genellikle Long Xiang kıtası hakkında genel bilgiler veriyor gibi gözüken kitaplar seçmişti.
Bir köşe buldu ve en üstte kitaptan okumaya başladı. Tam okumaya başlayacaktı ki üstünen alaycı bir kahkaha duydu. You Xia Mo sesin geldiği yere baktığında çatı kirişine oturan beyaz cübbeli bir genç gördü. Genç, You Xiao Mo'nun kendisine baktığını gördüğünde sırıtıp aşağı atladı. Sanki You Xiao Mo'yu hem inceliyor hem de onunla dalga geçiyor gibiyidi. Yaptıklarını oturduğu yerden görmüştü.
Dilini tıklattı.
"Nereden geldi bu köylü ya?"
Genç, küçümser bakışlarıyla You Xiao Mo'nun etrafında tur attı. You Xiao Mo pek anlam veremedi fakat dediğine haksız olmadığını da düşündü. Şu anki hâliyle köyden şehre inmiş birisinden farksızdı. You Xiao Mo bir tepki vermeyince genç sinir oldu.
"Bana bak köylü, okuyacaksan git başka yerde oku. İkinci katın yolunu kapatıp Da Shixiong ve Xiao Shimei'ye yakın olduğunu falan sanıyorsan anca rüyanda. İstediği yap, yine anca rüyanda görürsün."
You Xiao Mo kalkıp arkasındaki tozu silkmeden önce biraz bekledi. Dediği gibi başka bir yere gitti. You Xiao Mo böyle mantıklı davranınca genç ilgisini kaybetti ve homurdanarak gitti.
Gittiğini görünce You Xiao Mo rahatladı. Kütüphaneye gelmenin bile işi gücü kavga olan birisiyle karşılaşmasına yol açacağı aklının ucundan geçmezdi. Üstelik, rastgele seçtiği bir yerin ikinci kata geçiş olacağı da aklına gelmezdi.
Yakın olmaya çalışmayı bırak, Da Shixiong ya da Xiao Shimei'nin kim olduğunu bile bilmiyordu. Kütüphane o kadar ustalıkla inşa edilmişti ki merdivenlerin nerede olduğu anlaşılmıyordu bile. Biraz sövdükten sonra rahatladı ve kitaplarını okumaya başladı.
Kısa süre sonra Long Xiang kıtasının eski dünyasından yüzlerce, belki de binlerce, kat daha büyük devasa bir yer olduğunu öğrendi. Parça parça değildi fakat kendi dünyasından daha ilkel bir yerdi. Gözün gördüğü her yerde ayrılmamış dağlar, ormanlar vardı.
En önemlisi ise, bu diyarda ne teknoloji vardı ne de bilim. Bunlar yerine tanrılara karşı çıkan kullancılar vardı. Tarihsel yazılara göre Long Xian kıtası, bu diyardaki tek kara parçası değildi. Mesela sonsuz denizlerin ötesinde başka bir dünya vardı. Dahası, dış halkanın ötesinde bile bir sürü yer olduğu yazıyordu.
Ancak kitaplarda bu yerlerle ilgili üç beş boş cümle harici bir şey yoktu.
İki saatin sonunda You Xiao Mo kitaplarla işini az çok bitirmişti ve Long Xiang kıtasıyla alakalı kaba saba fikir sahibi olmuştu. Kitapları yerlerine koyduktan sonra kasılan belini kütletti. Tam kütüphaneden çıkacaktı ki arkasında hafif bir titreşim hissetti. Arkasını döndüğünde, ilk oturduğu yerde birden beliren iki kişi gördü. Birisi kız birisi erkekti ve muhtemelen şu gencin bahsettiği Da Shixiong ve Xiao Shimei isimli kişilerdi.
Da Shixiong yakışıklı, keskin çehresi olan, olgun, sakin ve özgüvenli havası veren birisiydi. Garip soğuk ve kalın dudaklarını sıkıca kapatmıştı. Sağına ya da soluna bakmadan, direkt kütüphaneden çıktı. Destansı bir görünümü olan Shimei yavaşça yere indi ve onun peşinden koştu. İkisi de You Xiao Mo'nun farkında değil gibiydi.
You Xiao Mo binadan çıkınca gökyüzüne baktı. Daha erken olduğunu görünce Doğu Binasına doğru yola koyuldu. Okumak istediği çok şey olduğundan kitapları odasına götürmeye karar verdi. İki tane şifalı bitkiler, iki tane de sıhhi formüller üzerine giriş seviyesinde kitap aldı